Rahman ve Rahim olan Yüce Allah’ın adıyla,
Pek aziz ve muhterem kardeşlerim; Bir Cuma sohbetinde yine sizlerle beraberiz. Bu gün iki sevinci birden yaşıyoruz. Elhamdulillahi Rabbil âlemin. Biri, Ramazanı şerifimizin arifesinde olmak, ona kavuşmanın sevinci, diğeri müminlerin bayramı olan cumaya erişmenin sevinci ve heyecanı. Rabbim cümlemizi bu af, mağfiret, bereket, feyz, rızayı bari ye ulaşma iklimi olan bu günlerden layıkı ile istifade edenlerden eylesin. Âmin.

Ebu Ya’la Şeddad bin Evs’ten rivayet edilen bir hadisi şerifte Efendimiz (s.a.v.) şöyle buyuruyor;

“Akıllı kimse, nefsini hesaba çeken ve ölüm sonrası için çalışandır.”  ¹

Kıymetli kardeşlerim,
Bu hadisi şerifinde Allah Resulü (s.a.v.) Efendimiz, bizlere akıllı insanın nasıl davranışlar içerisinde olması gerektiğini bildirmektedir. Akıllı, insanın kendisi için faydalı ile zararlı olanı ayırt etme ve sadece dünyalık bir plan ve düşünce içerisinde olmayıp, ebedi âlem olan ahiret yurdu için de hazırlık yapması lazım geldiğini beyan buyurmaktadır.

Gerçekten de akıllı olan insan, sadece bu dünya için yaratılmadığının idrakinde olur. Bu bilinç ve şuurla hayatını ona göre dizayn eder. Yani iki dünyasının mamur olması için çaba harcar. Birisini imar ederken diğerini viran etmez. Zira akıllı kimse, şunu çok iyi bilir ki, burası(dünya hayatı) geçici bir mesken olup, ebedi saadet yurdu ise öbür âlemdedir. Ayrıca akıllı kimse, şunu da çok iyi bilir ki, bu kısacık dünya hayatında ebedi saadeti, ahiret mutluluğunu elde edilecektir.

Aziz kardeşlerim,
Ölümden sonra mutlu olmanın, ebedi saadeti elde etmenin yolu ise şudur. İnsan ölümü ve sonrasını hep zihninde canlı tutması ve sürekli nefsini hesaba çekmesi, kısacası Veysel Karani (r.a.) Hazretlerinin dediği gibi,  “ Yattığın zaman ölümü yastığının altında, katlığın zaman ise, karşında bil. İşte ölüm insana bu kadar yakındır.”  ²

İşte kardeşlerim, bu duygu ve düşüncelerle yaşayan kimsenin, günah işlemesi ve nefsinin ona tul-i emel besletmesi pek mümkün değildir. Onun içindir ki, bizler de ehli irfan olarak, ölümü aklımızdan hiç çıkarmayacağız, ecelin ne zaman geleceğini, ancak âlemlerin Rabbi olan Hazreti Allah cc bilmektedir.

Öyleyse biz de Efendimiz (s.a.v.);
”Ey Ebu Zer, Bu dünyada bir yolcu gibi, bir misafir gibi ol.“³Hadisi şerifini ser levha yaparak, bir hayat sürmeliyiz. Kendimize çeki düzen vererek, gölgemizin peşinden koşmamalıyız.

Bu hadisi şerifimizde Efendimiz (s.a.v.) bizlerin ferasetli, akıllı olmamızı arzu etmekte, her daim ömür ve amel muhasebesi yapmamızı istemektedir. Yani kardeşlerim, ömrümüzü bereketli bir şekilde kullanmamızı ve ebedi saadeti elde etmemizin şifresini bize bildirmektedir.

Yüce Mevlamız, cümlemizi rabbimizin razı olduğu bir şekilde yaşayıp ve son nefesini kelimeyi şehadetle vermeyi cümlemize nasip etsin. Selam ve dua ile Cumanız Mübarek Olsun.

Hizmetkâr - 27.06.2014

Dipnotlar

1.     Tirmizi -2461

2.     Minhacul Arifin/ Seyyid Abdulkadir Geylani (k.s.)

3.     Riyaz’us Salihin