ziyaretci sayacı


Aktif :
Bugün :
Toplam :
Anasayfa
Yardım Etmede Ölçü

Rahman ve Rahim olan Allah’ın adıyla

Pek aziz ve muhterem kardeşlerim,

Hazreti Mevlana Celaleddini Selçuki (k.s.)  Mesnevi şerifinde Hazreti Ömer (r.a.) ‘ın zamanında olan bir hatırayı bizlerle şu şekilde paylaşıyor.

Hazreti Ömer (r.a.)’ın halifeliği döneminde Medine’de büyük bir yangın çıktı. Ateş, taşları dahi, kuru odun gibi yakıyordu. Binaları ve evleri saran ateş havada uçan kuşların kanatlarını tutuşturuyordu.  Şehrin yarısı alevlere teslim olmuştu.

Ateşe kova kova su dökülmesine rağmen bir faydası olmuyor, ateş inadına artarak devam ediyordu. Halk yangını söndüremedi. Çaresiz kalınca koşarak Halife Hazreti Ömer (r.a.) yanına gittiler.

“Ya Ömer! Bu yangın su ile sönmüyor” dediler. Hazreti Ömer (r.a.) “ O ateş Allah’ın işaretlerindendir. Alevleri böyle coşturan sizin cimriliğinizdir. Suyu bırakın da yoksullara yardımda bulunun.  Cimrilikten tövbe edip, cömert olun” dedi.

Halk;  “Ya Ömer!  Bizim kapımız herkese açıktır. Yardım etmekten hoşlanan cömert kişileriz”  deyince,  Hz Ömer (r.a.);  “Siz verdiğinizi, Allah için vermiyorsunuz. Gayeniz gösteriş yapmaktır. Yerleşmiş bir geleneğiniz var. Adet yerini bulsun diye yardım ediyorsunuz. Allah’ın kabul edip etmeyeceğinden çekinerek, korkarak bağışlanmayı dileyerek verin ki, Allah size merhamet etsin” dedi. 1

Sevgili kardeşlerim,

Rahmet ve mağfiret ayı ramazanı şerifteyiz. Toplum olarak bu mübarek ayda infak etmeyi, Allah için fakir fukaraya yardım etmeyi, görüp gözetmeyi seven bir yapıya sahibiz, bundan dolayı çok mutlu olmaktayım.

Lakin son zamanlar da bizleri çok üzen bazı toplumsal hadiseleri de üzülerek seyretmekteyiz. Bütün değer ölçülerimiz sanki bozulmuş, yerini menfaate bağlı yapılan icraatlar almıştır. Yardım yapmada, hayır hasenattan bulunmada, iftar yemeği vermede ölçü, maalesef çoktan kaçmıştır. “Sağ elin verdiği sadakayı sol el görmemeli2 diyen bir peygamberin ümmetleri, bu gün yaptığı her şeyi riya, gösteriş, kibir, benlik içerisinde yapmaktadır.

İftar sofralarının, fakirlerin gönül evlerinden alınıp okul bahçelerine terk edildiği; fakirin yoksulun ev halinden haberimiz olmasın der gibi iftar sevincinin zenginlik gösterisine döndüğünü üzülerek seyretmekteyiz.

Hayır, hasenat yapanların bu ulvi vazifeyi bir elemanına terk edip “hocam bundan on yıl önce altı yüz kişilik bir fakir gariban listesi yaptım onu da yanımda çalışan elemana verdim her ramazan da gider o altı yüz kişiye yardım paketi dağıtır.” diyen kaygısız vurdumduymaz zengin; Ya hu bu altı yüz kişi den on yılda hiç zenginleyen işe giren evlenen ya da ölen olmamış mı sorusuna “ben bilmem hocam” deyip, işin içinden sıyrılan ve din adına yapılan suistimallere kapı açan “hayırsever(!)”,  veya tarihi geçmiş, bozulmuş, kendisinin yemekten içmekten giymekten utandığı şeyleri zekât olarak dağıtan insanlar.

En önemlisi ise bizim ramazanımızı, bizim orucumuzu, bizim teravihlerimizi; bir oy devşirme aracı olarak kullanan bizden gözüken belediyeler. Namaz sevincimizi camiden alıp meydanlar da sözde konserler düzenleyerek milletin parasını çarçur edenler. Şu kadar sanatçı getiriyoruz diye göz boyamaya çalışanlar.

Bu işi bundan yıllar evvel İstanbul’da Osmanlı’yı nasıl yıkarız, onların arasına nasıl fitne fesat sokarız, onların dinlerini birlik ve beraberliklerini nasıl ifsat ederiz, diye plan kuran ve bu planı Hacivat Karagöz orta oyunlarıyla halkı camiden meydanlara toplayan, yahudi bozmaları yapıyorlardı. İnsanlar iftardan sonra camiye ibadete değil meydanlara Hacivat Karagöz oyunu seyretmeye gidiyordu. O zamanki Müslümanlar orta oyunu seyrederken din düşmanları Osmanlı’yı nasıl böleriz planları yaptılar. Neticede de böldüler.

Şimdi bize ne oldu ki, Müslümanları ramazanda eğlendirmeye camilerimize alternatif programlar, eğlenceler yapmaya kalkışıyoruz. Ramazan bir eğlence ayı değil, bir ibadet bir arınma ayıdır.

Sevgili kardeşlerim, bu işin ölçüsü çoktan kaçmıştır. Belediyelerimiz ramazanda gerçekten insanlara yardımcı olmak istiyorlarsa, o vakit işte fırsat, ramazanda su parası almasınlar. Bizim ramazanımızı istismar etmekten vaz geçsinler.

Sevgili kardeşlerim,

Bizim dinimizin bize öğrettiği Hazreti Peygamber (s.a.v.) Efendimizin icraatlarıyla rehberlik ettiği ölçü şudur: Allah namına yapılan bütün işlerde evvela Allah’ın rızası gözetilmeli, o işi yalnız Allah’a has kılarak yapılmalı, bütün bunları yaparken de ihlas ölçüsünü hiç göz ardı etmemelidir. Yardım ve sadaka Allah rızası için gerçek ihtiyaç sahiplerine verilmelidir.

Kardeşlerim, şunu unutmayalım ki, İhlasla yapılmayan hiçbir amelin, yüce Allah’ın yanında değeri yoktur. İhlas ile erbabına yapılmayan yardımlar ne dünyada de ahirette fayda sağlamaz.

Hizmetkâr 

08.07.2014

Dipnotlar:

1.     Mesnevi Şerif/ Hazreti Mevlana Celaleddini Selçuki (k.s.) 

2.     Buhari 

Seyyid Muhammed Karamani ks Kimdir?
Hava Durumu
Ziyaretçilerimizden Gelen Mesajlar
Kayıtlı Video Bulunmamaktadır.
tarih
Hakkımızda

Hakkımızda
Misyon
Vizyon
İletişim

Telefon : 05446885258

Adres : İmaret Mah. 154. Sokak 7/1 Merkez KARAMAN
© Copyright 2012 Her Hakkı Saklıdır
Proteks Bilisim Teknolojileri
Aktif :
Bugün :
Toplam :