Rahman ve Rahim olan yüce Allah’ın adıyla,
Hamd âlemleri yoktan var eden Yüce Rabbimiz Hazreti Allah cc ‘a,
Salat ve selam onun habibi Efendimiz Hazreti Muhammed Mustafa (s.a.v.) ‘e,
Selam onun aline ashabına ahbabına ve tüm inananlara.
Pek aziz ve muhterem kardeşlerim;
Manevi iklimin, feyz ve bereket ayı ramazanı şerifin ve bin aydan daha hayırlı olan, Kadir Gecesinin habercisi ve dahi af ve mağfiretin, günahlardan berat etmenin bir fırsatı olan, mübarek Berat Gecesine erişmenin mutluluğu içerisindeyiz Elhamdulillahi Rabbil âlemin.
Bizler için bulunmaz bir fırsat olan Berat Gecesinin kıymetini iyi bilmeli ve bu gece bütün günahlarımızdan, hatalarımızdan, kusurlarımızdan berat etmeliyiz. Rabbimizin rızasını almak için ne güzel bir fırsat. Bu fırsatı hiç kaçırmamalıyız.
Kıymetli kardeşlerim;
“Bir gece yarısıydı. Ay, tam tepede Medine-i Münevvere’yi aydınlatıyordu. Şaban ayının on beşi idi, mübarek Ramazan-ı Şerife çok az kalmıştı.
Gecenin sessizliğinde, resullerin en mükemmeli olan Efendimiz (s.a.v.), baki kabristanlığının tam ortasında, mübarek başını semaya çevirmiş gökyüzüne bakıyordu.
Müminlerin annesi Hazreti Aişe (r.a.) uyandı. Baktı ki, az önce yanında olan kainatın Efendisi yok. Hemen onu aramaya çıktı.
Hazreti Aişe’nin kendisini aradığını gören Allah’ın Resulü (s.a.v.), diğer hanımlarımdan birisinin yanına gitmiş olacağından endişe ederek mi kendisini aramaya çıktığını sordu. Müminlerin annesi Hazreti Aişe (r.a.), evet ey Allah’ın Resulü (s.a.v.) dedi.
Bunun üzerine Fahri Kainat (s.a.v.) Efendimiz şöyle buyurdu;
“Şaban ayının on beşinci gecesinde Allah teala, dünya semasına (rahmeti, bereketi ve ikramı ile ) nüzul eder. Bu gecede kelb kabilesinde ki koyunların sırtında ki tüyler sayısınca insanı affeder”.1
Bir başka hadisi şeriflerinde Efendimiz (s.a.v.) şöyle buyuruyor;
“Şaban’ın on beşinci gecesinde kaim olun. O geceyi namaz kılmakla geçirin. Gündüzünde ise oruç tutun. Muhakkak ki, o gece Allah-ü teala’nın rahmeti, güneşin battığında dünya semasına iner de şöyle buyurur:
-Uyanık ve anlayışlı olun ey kullarım! İstiğfar eden yok mu? Onu affedeyim. Benden rızık isteyen yok mu? Rızıklandırayım. Bir sıkıntısı olan yok mu? İstesin, ona afiyet vereyim. Bir şey isteyen yok mu? Ki benden istesin ki, ona vereyim… ve bu şekilde ki Allah-ü tealanın söyleyişleri o gecenin fecri yükselinceye kadar devam eder gider.” 2
Aziz kardeşlerim,
Efendimiz (s.a.v.) ‘in hadisi şeriflerinde bizlere müjdelediği bu mükafatlara erişmek için, Mübarek Berat Gecesini ibadetlerle, tövbe-i istiğfarlarla, namazla, Kuranı Kerim okuyarak geçirelim. Bir saniyesini bile boş geçirmeyelim ve beratımızı alarak sabaha çıkalım.
Kardeşlerim,
Bu gece için pirimiz (k.s.) hazretleri şu namazı tarif ediyor;
On iki rekat namaz kılınır. İki rekatta bir selam verilir. Her rekatta, Fatiha’dan sonra 100 ihlas suresi okunur.
Veya şu şekilde kılınır;
Yüz rekât namaz kılınır. İki rekâtta bir selam verilir. Her rekâtta Fatiha dan sonra 10 ihlas suresi okunur.
Namaz bitince de şöyle dua edilir;
“ Allahümme inneke afuvvun kerimün tuhubbul affe fa fu anna” 3
Aziz kardeşlerim,
Bu vesile ile, bu gecenin ümmetin birliğine, kardeşliğine, yeniden inkişafına, ve dahi devleti aliyeyi Osmaniye’nin ve Hilafeti İslamiye’nin inşasına, bütün islam coğrafyasındaki mazlumların ve tüm insanlığın göz yaşının dinmesine vesile olmasını. Başta bütün ihvanımız olmak üzere, bütün ümmeti Muhammedin mübarek, Berat kandilini canı gönülden tebrik eder, bu gece beratımızı sağ elimize almamızı yüce mevlamızdan niyaz ederim.
Selam ve dua ile.
Hizmetkâr 01.06.2015
Dipnotlar
1-İbn Mace, İkametü’s-salât 191; Tirmizî, Savm 39
2-Hazreti Aişe(r.a.) Ramuz ehadis s.510/3
3-Felahus Salihin /s.200