Rahman ve Rahim olan Allah’ın adıyla
Hamd alemleri yoktan var eden Hazreti Allah cc, Salat ve Selam onun habibi resullerin en mükemmeli Efendimiz Hazreti Muhammed Mustafa sallâllâhu aleyhi ve sellem e , selam onun tertemiz pak ehli beytine , ashabına , ahbabına, ve bu Muhammedi davaya sevdalanan tüm aşk erlerine.
Pek Aziz ve Muhterem kardeşlerim,
İçerisinde yaşadığımız bu asırda ve şu günlerde Müslümanlar olarak, millet olarak çok önemli bir süreçten geçmekteyiz. Adeta var olma veya yok olma mücadelesi vermekteyiz. Tüm islam alemi, kan, göz yaşı, açlık, yokluk ve sıkıntı ızdırap içerisinde. Gönüller virane olmuş, beldeler harap olmuş, gök kubbede sadece acı, ızdırap, feryat sesleri yankılanıyor. Allah dostlarının geceleri göz yaşıyla geçmekte, yani hüzün yılları yaşamaktayız. Rabbimiz bize, bıraktığınız islam kuran ve sünnet değerlerine yeniden hicret edin demektedir.
Hicret edelim ki, Yesrib yeniden Medine olsun, fethi Mübin yeniden inkişaf etsin. Viraneye dönen gönüller islamın nuru ile yeniden aydınlansın, yaşlı gözler, feryat eden yürekler, yeniden sevince, neşeye kavuşsun. Gözü yaşlı bekleyen yığınlar, yeniden gülsün, umut bekleyenler yeniden umuda kavuşsun. Mekke, Medine, Mısır, Bağdat, Şam, Bosna, Kudüs yeniden eskisi gibi islamın güneşi müminlerin neşesi olsun.
Muhterem Üstad Said Nursi (k.s.) hazretlerine kıymetli talebelerinden birisi gelir;
Efendim malum, sistem size ve bize ve tüm Müslümanlara zulmetmektedir. Müsaadeniz olursa ben ailemle beraber Medine’ye hicret etmek istiyorum. Der.
Üstat Şöyle cevap verir;
Evladım; Biz Medine’de yaşıyor olsaydık, İstanbul’a Türkiye’ye hicret ederdik.
Talebesi sorar; Efendim niçin Türkiye, niçin İstanbul?
Üstad hazretleri;
Evladım, islamın sarsılmaz kalesi İstanbul’dur. Hilafet güneşi, İstanbul’dan yükselecektir.
Gelecekte Türkiye’miz İslama bayraktarlık yapacaktır. Der.
Aziz kardeşlerim;
Olan olayları çok iyi değerlendirelim, oynanan oyunların, bize kurulan hile ve tuzakların farkına varalım. İbrahim(a.s.)ın ateşe atıldığı gün, ağızlarında su taşıyan güvercinler gibi Muhammedi davadan yana saf tutalım. Efendimiz sallâllâhu aleyhi ve selleme taiften dönerken, hüznüne ortak olan, Ninova’lı köle gibi biz de tarafımızı Allah Resulü’nün ve dünya mazlumlarının umudu olan, Türkiye davasından yana olalım. Gün birlik günüdür, gün dirlik günüdür, gün dayanışma günüdür. Gün farklılıkları bir tarafa bırakıp, İslamın inkişafı için bir olma günüdür. Koca Pir Hazreti Mevlana Celaleddin Selçuki’nin (k.s.) dediği gibi;
“İnsanlarla dost ol. Çünkü kervan ne kadar kalabalık ve halkı çok olursa, yol kesenlerin beli o kadar kırılır."
Biz de bugün kırgınlıkları, dargınlıkları yok sayıp, islam davası için bir ve beraber olacağız.
Aziz kardeşlerim,
Şunu iyi bilmeliyiz ki; Türkiye’miz dünya mazlumlarının umududur. Onun için verilen kavga eskiden olduğu gibi, bu gün de Hilal ile haçın kavgasıdır. Onun için Türkiye düşerse, Gazze düşer, Mısır düşer, Medine düşer, dua dua bekleşen mazlumların gönlünde ki umut düşer. Bu yüzden ferasetli davranmalı ve tehlikenin farkında olunmalıdır.
Hepinizi Aziz ve Celil olan Allah’a Emanet ediyorum.
Selam ve Dua ile..
Hizmetkar 23.10.2015
İrfan meclisi Cuma Sohbetleri Serisi 2015