Rahman ve Rahim olan Hazreti Allah cc adıyla
Hamd âlemleri yoktan var eden Yüce Rabbimiz Hazreti Allah cc’a, Salat ve selam, O‘nun Habibi Resullerin en mükemmeli Efendimiz Hazreti Muhammed Mustafa (sallallahu aleyhi vesellem) ‘e selam onun tertemiz ehli beytine, ashabına, ahbabına, ah Yar’ına ve tüm ümmetine.
Pek aziz ve muhterem kardeşlerim,
İnsanoğlu bu âleme doğduğu saatten itibaren ebedi âleme doğru bir yolculuğu başlar. Kimileri bu yolculuk halinde iken bu uzun soluklu yolculuğun bilincinde olur ve yol hazırlığı yapar ve menziline saadet ve selamet içerisinde huzurla erişir. Kimisi de bu konuda gafil davranır ve ahiret yolunda sıkıntılara ızdıraplara duçar olur.
Bu sohbetimizde, Ehli İrfan’ın ahiret yolculuğuna çıkarken azığının ne olduğunu, evliyanın büyüklerinden olan İbrahim Edhem Hazretlerinin bir kıssası ile anlatmak istiyorum. Rabbim himmetlerine bizleri mazhar eylesin âmin…
İbrahim Edhem Hazretleri: hacca gitmeye karar verir ve yaya olarak yola koyulur. Bir yere gelir ki: yolda cins devesinin üzerine kurulmuş mağrur bir şekilde giden bir kabile reisine rast gelir.
Rahman ve Rahim olan yüce Allah’ın adıyla
Hamd âlemleri yoktan var yüce Mevla’mız Hazreti Allah cc a salat ve selam, O’nun Habibi Efendimiz Hazreti Muhammed Mustafa ;(sallâllâhu aleyhi ve sellem) ‘e selam, O’nun tertemiz ehli beytine, ashabına, ahbabına ve tüm ümmetine.
Pek aziz ve muhterem kardeşlerim;
Sohbetime başlamadan önce sizlere vahyin merkezi olan Kâbe’yi Muazzama’dan ve Resullerin En Mükemmeli olan Efendimiz (sallâllâhu aleyhi ve sellem) ‘den selam getirdim.
Kardeşlerim
Amr b. Abese (r.a.) Efendimiz (sallâllâhu aleyhi ve sellem) den şöyle naklediyor;
“Bir gün adamın biri: Ey Allah’ın Resulü (sallâllâhu aleyhi ve sellem)’e İslam nedir ?” diye sorunca, Allah Resulü (sallâllâhu aleyhi ve sellem) Efendimiz şöyle cevap verdi;
Rahman ve Rahim olan Yüce Allah’ın adıyla
Bizleri yoktan var eden Âlemleri Rabbi olan Hazreti Allah cc ‘a Hamd Olsun. Salat ve Selam olsun O’nun Habibi Resullerin En Mükemmeli, En Efdâli, Efendimiz Hazreti Muhammed Mustafa (s.a.v.) ‘e, Selam olsun O’nun tertemiz ehli beytine, Ashabına, Ahbabına ve O’nun tevhid caddesinde Sünneti ile emin adımlarla yürüyen ümmetine.
Pek Aziz ve Muhterem Kardeşlerim,
Sultanımız Gavs’ul Azam (R.A.) Hazretleri bir sohbetinde şöyle buyuruyor;
Rahman ve Rahim olan Allah’ın adıyla
Hamd alemleri yoktan var eden Hazreti Allah cc, Salat ve Selam onun habibi resullerin en mükemmeli Efendimiz Hazreti Muhammed Mustafa sallâllâhu aleyhi ve sellem e , selam onun tertemiz pak ehli beytine , ashabına , ahbabına, ve bu Muhammedi davaya sevdalanan tüm aşk erlerine.
Pek Aziz ve Muhterem kardeşlerim,
İçerisinde yaşadığımız bu asırda ve şu günlerde Müslümanlar olarak, millet olarak çok önemli bir süreçten geçmekteyiz. Adeta var olma veya yok olma mücadelesi vermekteyiz. Tüm islam alemi, kan, göz yaşı, açlık, yokluk ve sıkıntı ızdırap içerisinde. Gönüller virane olmuş, beldeler harap olmuş, gök kubbede sadece acı, ızdırap, feryat sesleri yankılanıyor. Allah dostlarının geceleri göz yaşıyla geçmekte, yani hüzün yılları yaşamaktayız. Rabbimiz bize, bıraktığınız islam kuran ve sünnet değerlerine yeniden hicret edin demektedir.
Hicret edelim ki, Yesrib yeniden Medine olsun, fethi Mübin yeniden inkişaf etsin. Viraneye dönen gönüller islamın nuru ile yeniden aydınlansın, yaşlı gözler, feryat eden yürekler, yeniden sevince, neşeye kavuşsun. Gözü yaşlı bekleyen yığınlar, yeniden gülsün, umut bekleyenler yeniden umuda kavuşsun. Mekke, Medine, Mısır, Bağdat, Şam, Bosna, Kudüs yeniden eskisi gibi islamın güneşi müminlerin neşesi olsun.