Allah Teâlâ buyuruyor:
"Vakta ki(o zaman ki) İbrahim'in oğlu kendisiyle beraber maişet işlerinde sa'y edib pederine yardım eder oldu, İbrahim şefkatle oğluna rüyasını anlatmağa başladı:
- Ey oğulcuğum, ben rüyada görüyorum ki, Allah teâlâ'ya kurban
için ben seni kesiyorum(kurban ediyorum). Sen şu rüya hakkında ne düşünürsün? Cenab-ı Allah'ın şu ihtilasına sabır eder misin, yoksa etmez misin?" (Saffat: 102)
Fahri Razı, Hazin ve Kadi'nin beyanlarına nazaran İbrahim -aleyhisselam- leyle-i terviyede (arefe gününden bir gece evvel) bu rüyayı gördü. Fakat şeytanî mi rahmani mi olduğunda tereddüt etti. Arefe günü tekrar görünce rahmanî olduğunu bildiğinden o güne "Arefe" denilmiştir. Üçüncü günü tekrar görünce emr-i ilâhî'nin katî olduğunu bildiğinden ve kurban kasdeylediğinden o güne "Yevm-i Nahr= kurban günü" denilmiştir.
Rahman ve Rahim olan Hazreti Allah cc adıyla
Hamd âlemleri yoktan yüce Mevla’mız Hazreti Allah cc a, Salat ve selam O’nun Habibi Peygamberlerin En Efdali Resullerin En Mükemmeli, Efendimiz Hazreti Muhammed Mustafa sallahu aleyi ve sellem,e, selam O’nun tertemiz pak ehli beytine, ashabına, ahbabına, tüm ümmetine.
Pek Aziz ve muhterem kardeşlerim,
Hazreti Mevlana Celaleddin-i Selçuki (k.s.) Mesnevi-i şerifinde şöyle bir hikâyecik anlatır;
“Tatlı sözlü, fakat sert huylu adamın biri insanların gelip geçtiği yol üstüne dikenli bir çalı dikmişti. Yoldan gecenler onu ayıpladılar;
Bunları sök at, dediler. Fakat o ihmal etti ve onu sökmedi. Dikenli çalı, her an biraz daha büyüyor, çoğalıyordu. Halkın ayağı, diken yarası ile kanlara boyanıyordu. Oradan geçenlerin elbisesi dikenlerden dolayı yırtıyor, yalın ayak gezen yoksulların ayakları paramparça oluyordu.
Bir hak dostu o adama;
Kardeşlerim !
Şeyh Seyyid Muhammed Karamani hazretleri'nin sohbetleri kendi talebelerinden ziyade diğer tasavvufi ekollere bağlı sufilerle bezenirdi. Gerek mübarek gecelerde, gerekse perşembe sohbetlerinde Nakşilerden, Mevlevilerden vs insanlar katılırdı. Şüphesiz ki bu durum Muhammed Karamani hazretlerinin sevilmesinden ve ümmet üzerindeki kapsayıcılığından kaynaklanıyordu. Onun gönlü tüm insanlık sığacak şekilde geniştir. Maşaallah!
Bir sohbetinde Muhammed Karamani hazretleri şöyle buyurmuştu:
Ülkemizin birliğine, dirliğine, varlığına kasteden, FETÖ / PDY örgütü tarafından 15 Temmuz tarihli yapılan darbe girişimini kınıyor, her daim devletimizin ve milletimizin yanında olduğumuzu kamuoyuyla paylaşıyoruz. Allah devletimizi baki kılsın. Amin.
Seyyid Muhammed Karamani
Ramazân-ı şerîf ayının son günü ile bayramın birinci günü arasındaki gecedir.
Şevval ayının birinci günü fıtır yâni Ramazan bayramının birinci günüdür. Iyd, bayram demektir. Her yıl, müslümanların sevinci, sürûru avdet ettiği, tekrar geldiği için, bu sevinçli günlere “Iyd” denildi.
Bayram günü, karşılaştığı mü'minlere güler yüzle selâm vermek, fakirlere çok sadaka vermek, İslâmiyete doğru olarak hizmet edenlere yardım etmek, dargınları barıştırmak, akrabayı, din kardeşlerini ziyaret etmek, onlara hediye götürmek sünnettir.
Bu geceyi ihyâ edenlerin büyük saâdete kavuşacağı bildirilmiştir. Hadîs-i şerîfte rahmet kapılarının dört gece açıldığı, bu gecelerde yapılan duâ ve tevbelerin reddedilmediği bildirilmiştir. Bu gecelerden birisi de Ramazan bayramı gecesidir.
Yüce Peygamberimiz buyuruyor: